Doğru Mail Yazmak İçin 25 Madde
İş ortamında
geçirdiğimiz sürenin büyük bir bölümünü, e-posta kontrol ederek, okuyarak ya da
yazarak geçirdiğimizi biliyor musunuz?
Kurumsal
firma çalışanları üzerinde yapılan bir araştırmaya göre bu süre mesai
saatimizin dörtte biri. Ancak aynı araştırmanın başka bir sonucu daha var ki; o
da çalışanların büyük bir bölümünün yazışma kurallarını bilmediği. Hatalı
gönderim sonucunda, utandıran durumların ortaya çıkması, çözüm ortakları
arasında güven kaybının oluşması ve ilişkilerin zarar görmesi de olası.
İşimizin en
kolay bölümü olarak görülen ve zaman kaybetmemek için hemen yazarak attığımız
e-postaların, bize ve firmamıza zarar vermemesi için uymamız gereken kurallar
var.
1.
Profesyonel e-posta adresiniz ile iletişime geçin
Kurumsal
yazışmalarda sadece ve sadece firmanızın size verdiği adresi kullanın. Eğer bir
kuruma bağlı çalışmıyorsanız, o zaman yazışmaları yürüttüğünüz
adresinizin adınız-soyadınız ile ilgili olmasına dikkat edin. Sizin
karakterinizi ya da zevklerinizi sergileyen ‘kirmizilikadin’ ya da ‘dalgic_man’
gibi bir e-posta adresi, iş yazışmaları için uygun değildir.
2. Konuyu
doğru belirleyin
E-posta
arşivinde kolaylıkla aranıp bulunabilmesi için içerikle ilgili bir konu
(subject) belirlenmelidir. Konu, içerik hakkında fikir vermelidir. ‘Toplantı
talebi’ , ‘XXX projesi için öneriler’, ‘Aralık ayı dijital pazarlama raporu’
gibi anlaşılır olmalıdır.
Aynı kişi ile
gün içinde birden fazla konu hakkında yazışma yapmak gerekiyorsa her biri için
ayrı konu belirlenmesi de işinizi kolaylaştıracaktır.
Almak
istediğiniz yanıt büyük bir aciliyet taşısa bile, ACİİİLLLLL ya da
ÖNEMLİ!!!!!!! şeklinde bir konu belirlemeyin, bu tip konular işin aciliyetini
ve önemini göstermek yerine, göndericinin karakter yapısı ve kültür seviyesi
hakkında olumsuz yargıların oluşmasına sebep olur.
3. Yazışma
dilini seçerken dikkatli olun
Yazışmayı
hangi dilde yaptığınız önemlidir.
Anadiliniz
ile yaptığınız yazışmalarda, karşınızdaki kişi arkadaşınız bile olsa,
yazışmanın ilerleyen basamaklarında başka kişilerin de dahil edilebileceğini
düşünerek, kurumsal yazı dilinin dışına çıkmayın.
Anadiliniz
haricindeki yazışmalarda ise, seçtiğiniz kelimeleri akla gelen ilk anlamları
ile kullanın, terim ya da kısaltma kullanımı gerektiğinde, yazıştığınız kişinin
bu kısaltmaları bildiğinden emin olun ve göndermeden önce mutlaka dikkatle
kontrol edin.
4. Büyük harf
kullanmayın
Büyük harf
kullanarak yazılan cümleler genellikle karşı tarafta, kendilerine sinirlenilmiş
ve bağırılıyormuş etkisi yaratır. Ayrıca baştan sona büyük harflerle yazılmış
bir yazının, odaklanma problemi olan veya çok yoğun bir çalışma ortamında
bulunan kişilerce doğru algılanamadığı da başka bir araştırma sonucudur.
5. Farklı
yazı formatları kullanmayın
Yazışma
içinde, önemli olduğunu düşündüğünüz yerleri belirtmek için, farklı renklerle
işaretlenmiş ya da altı-üstü çizilmiş cümleler veya farklı yazı tipleri
kullanmayın. Bu tip durumlar sizin profesyonelliğinizi değil, ilkokuldaki
defterlerinizi özlediğinizi gösterir.
6. Alıcı
adreslerini dikkatle seçin
Alıcı
adreslerini belirlerken, konu ile ilgili kişileri seçmeye özen gösterin ve bu
işlemi e-posta metninde bir hata olup olmadığını kontrol ettikten sonra yapın.
Sonuçta kimse taslak halindeki bir e-postanın yanlışlıkla da olsa, kendisine
gönderilmesini istemez.
7. Toplu
gönderimlerde CC ve BCC seçeneklerini kullanın
Toplu
gönderimlerde, birbirini tanımayan kişileri düşünerek alıcılar için CC ve BCC
seçeneklerini kullanmaya özen gösterin. Asla ve asla 20 kişiye aynı anda
gönderilen bir tanıtım mesajını, herkesin birbirinin adresini görebileceği
şekilde yollamayın.
8. Uzayan
yazışmalarda bir önceki mesajın alıcı adreslerini silin
Uzayan bir
yazışmada yanıtlamak istediğiniz mesajları her ‘Reply’ yaptığınızda, tüm alıcı
adreslerinin ekli olduğundan emin olun ve mesajınızı yazmaya başlamadan önce
gelen mesajın içindeki adresleri silmeyi unutmayın.
9. Doğru
alıcıyı seçtiğinizden emin olun
Mail
programlarının bir özelliği de alıcı adını tamamlama özelliğidir. Aynı ada
sahip olan alıcılar arasında hata yapmak ve yanlış kişiye e-posta göndermek
ciddi problemler yaratabilir. Özellikle firmaların kimsenin görmesini
istemediği özel raporlamalarda bu hatayı yapmamak ve bir nevi şirket sırlarını
başka ilgisiz kişilere göndermemek için çok dikkatli olmak gereklidir.
10.
Ekleyeceğiniz dosyaların adlarını önceden düzenleyin
Hazırladığınız
raporlar ya da taslak görselleri paylaşmanız gerektiğinde, adlandırmalarının
doğru olmasına dikkat edin. Paylaşımınız referans numarası ile iletmeniz
gereken bir rapor olsa bile içeriği de belirten bir ekleme yapmanız ve
1698-Ocak-SM-Rapor gibi bir ad vermeniz, alıcının daha sonrasında dosyayı
bilgisayarında kolay bulmasını sağlayacaktır.
11. Maillere
ek dosya eklerken boyut küçültün
Bazı kurumsal
firmaların mailbox hacimleri gün içinde aldıkları yüzlerce e-posta için yeterli
olmayabilir. Mailbox’ların hemen dolması ise sizin e-postanızın alıcıya
ulaşmaması demektir. Mesajlarınıza dosya eklemeniz gerektiğinde ya
dosyalarınızı sıkıştırmanız ya da transfer sitelerinden yardım almanız
gerekebilir. Bu tip durumlarda ben wetransferi kullanıyorum, size de öneririm.
12. Anlaşılır
olun
Alıcıların,
günde yüzlerce e-posta aldığını düşünerek isteklerinizi net bir şekilde
belirtin.
Kısa cümleler
ve anlamı açık olan kelimeler kullanın ve dolaylı anlatım, ima, mecaz gibi
edebi yazımdan uzak durun.
13. Konuları
ve soruları gruplayın
Bir konuda
birden fazla soru sormanız gerekiyorsa, her bir sorunun başına (-) işareti
koyarak maddeleyin ama asla rakamlar kullanmayın. 1,2,3 diye maddelerin
kullanıldığı bir yazışmada, alıcının kendini sınavdaymış gibi hissetmesi, hem
yanıtlama hızını hem de yanıt tarzını etkileyecektir.
14. Size ait
bir imzanız olsun
E-posta
bitiminde yer alacak olan imzanız mümkün olduğu kadar kısa olmalıdır. Size özel
bir tanıtım yazısı veya sevdiğiniz bir söz ya da gereksiz resimler içermesi,
mesajınızı anlamsız ve sizi profesyonellikten uzak gösterir. İsim, soy isim,
göreviniz ve telefon numaranız, size dönüş yapmak isteyen alıcılar için yeterli
olacaktır.
15. Alıcı farklılıklarını
göz önünde bulundurun
Uluslararası
ilişkileri olan bir firmada çalışıyor ve farklı kültürlerden alıcılarla
yazışıyorsanız, bu kültür farkını göz önünde bulundurun. Batı ülkelerin kısa ve
doğrudan konuya giren mesaj alışkanlıkları ile doğu kültürüne sahip kişilerin
selamlaşma alışkalıklarını ve konuyu okumadan önce yazıştıkları kişiyi tanımak
istediklerini unutmayın. Kültür farkına dikkat etmek, iletişimin daha rahat
yapılmasını sağlayacaktır.
16. Gün
sonunda yanıtlamadığınız mesaj kalmasın
Her gelen
e-postayı yanıtlamaya çalışın.
Sizden
beklenen yanıt bir araştırma gerektiriyorsa, konuyu inceleyerek dönüş
yapacağınızı bildirmekten çekinmeyin.
Yanıtı
ertelenen her e-postanın sizi işi ile ilgisiz biri olarak gösterdiğini
unutmayın.
17. Hatalı gönderimleri
bildirin
Size hatalı
olarak gönderilmiş mesajları kibar bir dille bildirerek, gönderen kişiye ilgili
mesajı gerçek alıcıya iletebilmesi konusunda yardımcı olun.
18. Yanıt
beklediğiniz bir mesaj için hatırlatma yapın
Konunun
aciliyetine göre, yanıt alamadığınız mesajlar için belli bir süre sonra
hatırlatma yapmanız gerekirse ilk gönderdiğiniz e-postayı yeniden yönlendirerek
alıcıya hangi mesajdan bahsettiğiniz konusunda yardımcı olun.
19. E-postayı
telefonla yanıtlamayın
E-postada
bahsi geçen konu ayrıntılı olarak konuşulması gereken bir konu olabilir. Yanlış
anlaşılmaları ortadan kaldırmak için gönderen kişiyi arayarak detayları
konuşmayı tercih edebilirsiniz. Her ne olursa olsun, telefonda yapılan görüşme
sonucunda alınan kararların özetini 'Telefonda da görüştüğümüz gibi...'
şeklinde başlayan bir e-posta ile geri göndermeniz gereklidir.
Konuşmaların belgelenmesi, yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırabileceği gibi
ilerleyen günlerde size yapılacak işler için rehber olacaktır.
20. Mesajı
kontrol edip okumadan göndermeyin
Yapılan imla
hatalarının, eksik harf kullanımının ya da hatalı yazımın alıcı tarafından
farkedilmesi durumunda, bu hatalar yüzünden sizi yargılaması söz konusu
olabilir.
Bu konuda
kullandığınız e-posta programının imla kontrolüne güvenmeyin ve akıllı
telefonlarda kullandığımız otomatik kelime tamamlama özelliğine dikkat edin.
Göndermeden önce dikkatle yapılacak olan son kontrol, sizi istenilmeyen bu tip
durumlardan kurtaracaktır.
21. Gergin ve
sinirliyseniz e-posta yanıtlamayın
İstenilmeyen
bir mesaj aldınız ve yanıt vermeniz gerekiyor. Hemen yanıt vermeyin, bir süre
geçmesini bekleyin. Sinirle yazılmış yanıtlarda, yazmamanız gereken şeyleri
yazma olasılığınızın çok fazla olduğunu ve gönder butonuna bastıktan sonra geri
almanın mümkün olmadığını unutmayın. Sakinleşene kadar bekleyin.
22. Sohbet
dilinden uzak durun
Alıcı ile
aranızdaki samimiyet ne olursa olsun, işle ilgili yazışmalarda başlangıçtan
sona kadar kurumsal kimliğinizi bozmayın. ‘Naber’ gibi kelimeleri ya da ‘Mrb’
gibi kısaltmaları sosyal medyadaki messenger uygulamalarında ya da özel
yazışmalarınızda kullanın.
23. Emoji
kullanımını unutun
Yazışmalarınız
arasında emoji kullanmak sizi sevimli, medeni ya da rahat biri olarak göstermez
aksine karşınızdaki kişiye ciddiyetsiz olduğunuz imajını verir.
İşle ilgili
yazışmalarda göz kırpan, dil çıkartan ya da üzülen emojiler, yazdığınız mesajın
önemini tamamen sıfırlar.
24. Yazarken
espri yapmayın
Yüzyüze
yapılan toplantılarda belli bir düzeyde yapılan şakalar, yazı dilinde hiç de
sevimli durmayabilir. Bu yüzden yazışmalarınızda espri yapmayın.
25. Noktalama
işaretlerine dikkat edin
İş ile ilgili
yazışmalarda dikkat edilmesi gereken 3 farklı noktalama işareti vardır. Ünlem,
soru işareti ve üç nokta.
Ünlem işareti
dikkat anlamı içerdiğinden sadece çok önemli konuların ardından
kullanılmalıdır. Yine de bir yazışmada en fazla 1 kez kullanmaya ve bunun da
konunun önemini özetleyen cümlenin sonunda olmasına dikkat edin.
Arka arkaya
gelen soru cümleleri, sizin işiniz konusunda karar veremediğinizi ve
yardım için karşı tarafa danıştığınızı düşündürür. Ayrıca 'İlgili dosyayı
ne zaman alabiliriz????' cümlesindeki gibi arka arkaya kullanılmış soru
işaretleri, konuya göre sizi ciddiyetsiz gösterebileceği gibi alıcıyı da
sinirlendirebilir.
Her cümleyi
üç nokta ile bitirme alışkanlığınız varsa bundan hemen vazgeçin. Üç nokta devam
eden bir olguyu ifade edecektir ve yazdığınız her cümle eksik kalmış izlenimi
verecektir. Oysa ki iş yazışmalarında kesinlik önemlidir.
Son olarak
hatırlatmakta fayda gördüğüm ana kural ise;
‘Gönder’ tuşuna basmadan önce mutlaka ‘Bu e-postayı göndermeme gerek var
mı?’ ve ‘Böyle bir e-posta bana gönderilseydi ne düşünürdüm?’ sorularını
kendinize mutlaka sormanızdır.
https://www.linkedin.com/pulse/kurumsal-yaz%C4%B1%C5%9Fmalarda-uyulmas%C4%B1-gereken-20-kural-selmi-ural/?originalSubdomain=tr
YanıtlaSil